Telefonumdaki gereksiz fotoğrafları temizlerken, çok güzel öncesi ve sonrası fotoğrafına denk geldim. Mucize gibi bir fotoğraf. Böyle bir olay yaşadığımı neredeyse unutmuştum, yeniden görünce duygulanmadan edemedim. Ben, bahçeyle, toprakla uğraşmayı seven bir insanım, bu yüzden de vakit buldukça bahçede zaman geçirmeye çalışıyorum. Yine bir gün, çiçeklerle uğraşır, gereksiz otları temizleyip toprağı havalandırırken benden biraz uzağa kumrunun biri düşüverdi.
Başta ne olduğunu anlayamadım ama bir kuşun çırpındığını görünce adeta yerimden fırladım. Kedi dostlarımdan önce ona ulaştığımda kalbim parçalanmıştı. Zavallı hayvanın boynu arkasına dönmüş, dengesini sağlayamıyor, uçamıyor ve korkuyla çırpınıyordu. Kumrunun ilk hali aynen yukarıdaki görseldeki gibiydi. Bu görsel onunla karşılaşmamıza ait bir görsel, elimin üzerinde duruyor fotoğrafta. O kadar üzülmüştüm ki onun için. Onu böyle bırakmaya gönlüm razı gelmedi ve kedilere yem olmasından korkarak onu evime alıp tedavi etmeye başladım.
Bir Kuşun Hayatını Kurtarma Hikayesi
O kadar korkmuş, o kadar ürkmüştü ki, elimin altındaki kalp atışlarını hala hissedebiliyorum sanki. Bir ay boyunca onunla ilgilendim, boynunu düzeltmeye çalıştık, kırık değildi sadece boynu dönmüştü.
Her gün masaj yaptım, ona küçük bir fizik tedavi planı uyguladık ve düzenli aralıklarla antrenman yaptırdık. Yemeğini suyunu verdim, onunla çok güzel ilgilendim. Arada evin içerisinde gezmesine izin verdim derken bir ayın sonunda, işte bu hale geldi.
Boynu da, uçuşu da düzeldi. Ürkek davranışları da kayboldu, verdiğim her yemeği afiyetle yedi. Bir ay sonrasında onu uçurmak için kendimi ikna etme çalışmalarına başladım. Ne kadar zor bir karardı. Ona çok alışmıştım ancak yine de evine dönmesi gerektiğinin farkındaydım elbette. Sonunda kendimi ikna edebildiğimde ise elime alıp, dışarıya çıkıp, kolumu gökyüzüne kaldırmış, parmaklarımı vücudunun etrafından çekmiştim. Öyle güzel kanat çırpmıştı ki... Özgürlüğün tadını özlemiş gibiydi sanki.
Düşünmeden, tereddüt etmeden uçtu ve gitti. Tek pişmanlığım onu gönderme işini aceleye getirmek oldu. Son bir kez öpemedim ya da koklayamadım, onunla konuşamadım, aklımda yalnızca ona özgürlüğünü geri vermek vardı. Ancak, vedalaşmayı unutarak, hiç düşünmeden ellerimi açtım ve uçmasını seyrettim. Ona yeniden denk gelmek güzeldi. Asla unutamam sanırım, çünkü hiç uçamıyor, önünü göremiyor, dengesini sağlayamıyordu. Veterinere götürmüştüm ancak hiçbiri kuşlardan anlamamıştı. İyileştiğinde ise benden mutlusu olmamıştı. Eğer ölseydi çok üzülürdüm. Umarım, gökyüzünü arşınlarken olabildiğince mutludur.